Park sorunu..

Merkezdeki umutsuzca park yeri arama çabalarımın 27. tur sonrası  bu yazıyı yazmaya karar verdim.

Sahil kısmı park alanları seçeneklerimin arasında değildi ,zira dizimdeki menisküs yırtığı uzun süreli yürüyüşe uygun olmadından daha merkezi bir yer bulmalıydım. Bulunduğum yoldayken karşı park alanında bir araçlık yerin  boşaldığını heyecanla fark ettim ilk dönüşten dönüp boşalan yere geldiğimde benden önce bir aracın orayı kaptığını ümitsizce gördüm.

Yıkıldım,direksiyonu parmaklarım

morarana  kadar sıktım, of çekip sağa sola bakınırken tam karşı yolda yine boşalan bir yer gördüm görevliye seslenip hemen geliyorum tut dedim başını olur anlamında salladı, gaza basıp bu sefer iş bankasının karşısındaki göbekten dönme girişimim,

Eski garaj,Etaş oteli,ve meydanbaşı yönünden gelen trafik yoğunluğundan

Yaklaşık 15 dk sürdü , bulduğum park alanını kaybetme korkusu ile sürdüm ve o sevimli tek araçlık güzelim boşluğun görevli tarafından  ilk gelene verildiğini boynumu büküp kabullendim.

Korsan park alanı bulma çabalarım başladı ve bir kaç dakika içinde bir yer buldum,

İzmirli oğlundan  bir kaç parça malzeme,

Bankamatikten üç beş bir şey alıp geldiğimde arabamı çekiciye yükleme telaşında iki kişiyle tartışma başladı ve

El cevap;yerden dört teker kalktımıydı, 159 TL ,makbuzu kesip kolumun altına,

arabayıda paşa dönerin, yanına tumbaladılar. Birkaç tanıdığın geçmiş olsun dilekleri eşliğinde,bir daha arabayla çarşıya inenin de,parkının da,çarkınında,diye başlayan iyi dileklerimi sonlandırıp,neticeyi değerlendirdim.

Aldığım malzemeler,35 TL,bankamatikten çektiğim, yüz tl ikisini toplasan bir park cezası etmiyor, bir sonraki cezai durumdan doğan ödeme miktarından fazla alışveriş yapma hedefini kafamda kurgulayıp,

Eve doğru sürmeye başladım...

Şeref Ünal.