Gülüç Belediye Başkanı Gökhan Demirtaş'ın gazeteci Mehmet Öztürk ile yaptığı röportajdan satır başları şöyle:
“GÜLÜÇ, EREĞLİ’NİN GİRİŞ KAPISIDIR”
"Gülüç Belediyesi Ereğli'nin giriş kapısıdır.Göreve geldiğimde ,İlçeye girişin ne kadar düzensiz, ilk bakışta metruk bir halde olduğunu sanırım belde halkı unutmadı.Gülüç girişindeki Refüjü ışıklandırdık.Atatürk ve Türk Bayrağı Rölyefi ile şehre ilk girişin simgesinin demokrasi çağrışımı yapmasını sağladım.Bu benim için çok önemliydi.Gülüç'ün ,altyapısı nerede ise yapılmamış denecek kadar yetersizdi. Mahalle aralarındaki çocuk parkları ,oyun alanları yetersizdi.Gülüç sahilinde asansörlü köprü yapılması, bu alanı kullanacak insanların kazalara maruz kalmaması adına en verimli hizmetlerden biri oldu.Burada Türk Metal Sendikası'nın yöneticilerine halkım adına teşekkür ediyorum."
GÜLÜÇ’E SÜRPRİZ PROJELER
"Öncelikle Tamamını açıklamayacağım projelerim var.Günde 1000-1500 kişinin hareket edeceği sosyal alanlar için projem tamam.Bir de 24 derslik ortaöğretim okulu için işlemler tamamlandı.Bunun yanı sıra, Belediye binamızın yanında bulunan 120 metrekarelikbir yerde sağlık ocağı hizmete girecek."
“EREĞLİ BELEDİYE PLAJI, YÖNETMELİĞE UYGUN DEĞİL!..”
Özellikle bu konu çok tartışıldı. Ben değil, Ereğli için önemli olan neyse o yapılacak. Benim plajım olmayacak bu yer! .Ereğli Belediye Plajı'na Alaplı'dan, Akçakoca'dan köylerden insanlar geliyor. Peki Gülüç Plajı'na Ereğli halkı gelince ,"Yok Siz Ereğli'den geldiniz. Burası yasak mı diyeceğiz? Asla şahsa münhasır bir alan olması mümkün değil. Gülüç hariç Alaplı ve Ereğli 'nin plajları var. Erdemir Plajı özeldi. Orası halka açılacak deniliyor. O zaman, Ereğli Plajı'ndaki tesisler yıkılıp, tamamen halka açılsın! O zaman sorun ortadan kalkar. Ereğli Plajı'nda "Rant elde eden Tesisler(!)'' Plajlar Yönetmeliği'ne uygun değil. Bunu ben değil, yasalar söylüyor. Eğer her yer halka açılacaksa, Belediye Plajı da yeniden revize edilmeli. Sahilde son derece modern ve su üzerinde kafeterya inşaatı bitmek üzere. Gülüç'te modern Şehircilik anlamında ne gerekiyorsa o yapılacak. Gülüç'ün çehresi değişime aralıksız devam edecek.
“GÜLÜÇ’TE HAYAT VAR..”
“Gülüç'ün en yüksek yerinde, Ereğli'ye tamamen hakim bir yerde,26 Dönümlük araziyi aldım.Burada insanlar piknik yaparken mangallarını kendisi de getirecek ya da bu tesislerdekini kullanabilecekler. Buradan gece Ereğli'nin ışıklarını seyretmek bir başka oluyor. Buraya Kahvaltı Dünyası, pide salonu, çocuk oyun alanları hatta tüm halk kesimlerine hitap edecek .Bu benim olmazsa olmazım. Gülüç yaşanabilir şehir olma yolunda ilerleyecektir.
“GÜLÜÇ EREĞLİ'YE BAĞLANIRSA, BELEDİYE BAŞKANI OLURUM!..”
“Ben gereken girişimleri yaptım. Yetkililer bu aşamada bunun olmayacağını, yasal olarak Gülüç'ün Ereğli Belediyesi'ne bağlanması için Zonguldak'ın büyük şehir statüsüne kavuşması halinde ,Gülüç Ereğli 'ye ilhak olur.Ancak bu aşamada bu mümkün değil. Yine de böyle bir durum olursa o aman Ereğli Belediye Başkanı olurum.
“ERDEMİR, ENDÜSTRİ BÖLGESİ OLMAMALI!..”
Ben burada Ereğli Belediyesi yanında olurum. Gülüç ,aynı zamanda Ereğli demektir. Erdemir'in Endüstri Bölgesi ilan edilmesi demek, Ereğli'nin yaşam hakkının elinden alınması demektir. Ben bu süreçte Havagazı Tüketim Vergisi tartışmalarına girmek istemem. Fakat imar açısından Ereğli'de bulunan bir kurumun bütün vergilerini, imar yarasalarıyla hak ettiği kazanımları Ankara'ya aktarması demek ,Gülüç'ün de bu kurumdan elde edeceği kazanımların yok olması demektir.Aslında bu Ereğli halkının gelirlerine el konulmasıdır. Bu nedenle Erdemir'in Endüstri Bölgesi ilan edilmesi sosyal barışı da önemli ölçüde etkiler.
