TTK Karadon Müessesesi’ne ait ocakta -540 kodunda hazırlık işlerini yapan taşeron şirketin çalıştığı alanda meydana gelen grizu patlamasında 30 maden işçisi hayatını kaybetmişti.
Facianın yıl dönümünde Karadon Yeni Kuyu başında düzenlenen maden şehitlerini anma programına TTK Genel Müdür Yardımcısı İsmail Güner, GMİS Genel Sekreteri Hüseyin Kolçak, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir, Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün, TTK Karadon Müessesesi yöneticileri, GMİS’e bağlı şubelerin başkan ve yöneticileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile maden işçileri katıldı.
Anma töreninde konuşan GMİS Genel Sekreteri Hüseyin Kolçak, Genel Başkan Hakan Yeşil, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu ile Genel Mali Sekreter Volkan Yıldız’ın IndustriALL uluslararası sendikalar birliğinin seçimli genel kuruluna katılmak için yurt dışında bulunduklarını ve maden işçilerine selamları olduğunu söyledi.
ACI BEDELLER ÖDENDİ
Kolçak şöyle konuştu; “Bundan tam 9 yıl önce, 17 Mayıs 2010 tarihinde burada, ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmak, Zonguldak ekonomisine katkı sağlamak, çoluk-çocuklarının nafakasını kazanmak adına bu kuyudan inen 30 arkadaşımız, kardeşimiz, maalesef sistemin yanlış uygulamasından dolayı hayatlarını kaybettiler.
Genel Maden İşçileri Sendikası olarak 2004-2005 yıllarından bu yana taşeron sisteminin yer altında uygulanamayacağını yazılı, sözlü açıklamalar ve eylemler yaparak tüm uyarılarımıza rağmen Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda yeraltında taşeron şirketlere iş verildi.
Bu uygulamanın ne kadar yanlış olduğu ödediğimiz bedellerle ispatlandı.
Karadon ve 7 Ocak 2013 tarihinde Kozlu’da 8 arkadaşımızı kaybettiğimiz facialardan sonra başta biz, Zonguldak maden işçileri olmak üzere bölge halkı olarak yüksek sesle tepkimizi dile getirdik.
Sonrasında TTK’da yeraltında taşeron uygulamasına son verildi, ancak başka bölgelerde uygulama devam etti.
Soma’da 301, Ermenek’te 18 madenci kardeşimiz şehit oldu.
AİLEMİZLE BİRLİKTE DAHA İYİ ŞARTLARDA YAŞAMAK İSTİYORUZ
Bugün aramızdan ayrılışlarının 9’uncu yıldönümünde onları sevgi, saygı ve rahmetle anıyoruz. Yakınlarına ve madenci camiamıza tekrar başsağlığı diliyoruz. Bu vesileyle tüm maden şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Mekanları cennet olsun.
Böyle acı olaylarla çalışma hayatımızda bir daha karşılaşmamayı diliyorum.
Bizler, ekmeğimizi kazanmak için, ülkemiz ekonomisine katkı sağlamak için bu bedelleri öderken, ekonomik, sosyal, iş sağlığı ve güvenliği alanındaki bu haklarımızı korumak ve geliştirmek için Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri yapıyoruz.
Amacımız, daha sağlıklı şartlarda çalışmak, ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmak ve ailemizle birlikte daha iyi şartlarda yaşamaktır.
HÜKÜMET TEKLİFİNİ VERMEDİ
Yılbaşından beri devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmelerimizde Hükümet henüz, ücret teklifini vermedi.
TÜRK-İŞ Başkanımız gibi biz de buradan uyarıyoruz; Bu süreci daha fazla uzatmanın kimseye bir faydası olmaz.
Her geçen gün artan hayat pahalılığı çalışma barışını ve sosyal barışı tehdit etmektedir.
Bu süreç daha fazla uzatılmamalıdır.
Toplu sözleşme sürecinde sizlere bilgi vermeye ve kararları birlikte almaya devam edeceğiz.
Havza tarihimizin en zor şartlarında çalışıyoruz.
Çalışan sayımız 7 binin altına düştü,
Yeni işe alınan 1500 arkadaşımızın en kısa zamanda işbaşı yapmasıyla biraz da olsa rahatlayacağız.
Ancak daha iyi şartlarda, daha fazla üretmek için mücadelemize devam edeceğiz.
HİÇBİR ŞEY SİZİN CANINIZDAN DAHA DEĞERLİ DEĞİLDİR
İş kolumuz dünyanın en ağır iş kollarından biri.
Çalıştığımız yerlerde iş sağlığı ve güvenliği kurallarına lütfen dikkat edelim.
Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği kurallarını en yüksek seviyede uygulayan kurumlardan birinde çalışıyoruz. Kurum yöneticilerimize teşekkür ediyorum.
Durumu derhal amirlerinize bildirin ve bizleri de mutlaka haberdar edin.
Hiçbir şey sizin canınızdan daha değerli değildir.
Bir arkadaşımızın tırnağının çizilmesi dahi bizim içimizi kanatıyor.
Burada hayatını kaybeden 30 arkadaşımızı ve bugüne kadar meydana gelen kazalarda yitirdiğimiz tüm maden şehitlerimizi bir kez daha saygı ve rahmetle anıyor, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz".
Program, Kur’an-ı Kerim’in okunmasının ardından yapılan dualarla sona erdi.
