Sayın Müftüoğlu geçtiğimiz hafta ‘Ereğli’yi seviyoruz’ başlığı ile kamuoyuna duyurduğunuz yatırım planları hakkında bilgi verir misiniz?..
Tabi ki; Öncelikle şunu belirtmem gerekiyor. Şahsımı kırmayarak; davetimi kabul edip, hiç akıllarında yokken, benim ısrarımla Kdz.Ereğli’ye yatırım yapmaya karar veren dostlarıma teşekkür ederim. Yıllardır Erdemir’in yan sanayisi bölgemize gelmeli diyoruz. Ama bunun için hiçbir adım atılmıyor. Allah bana bunu nasip ettiği için çok mutluyum. Umarım COPA ile bu süreç Ereğli’de başlamış olur..
‘Benim ısrarımla’ derken?..
Bu yatırımların her ikisi de tamamen benim ısrarlarım sonucu Ereğli’ye gelme kararı aldı. Biliyorsunuz. Kdz.Ereğli OSB yatırımcılar için elverişli şartları taşımıyor. Bu yatırım Karasu’ya da yapabilirdi. Karasu’daki teşviklerden yararlanıp, altyapısı ve yolu dahil teşvik kapsamında herhangi bir ücret ödemeden tesis edilebilirdi. Ama dostlarım, şartlar ne kadar zor olursa olsun, Kdz.Ereğli’ye yatırım yapma kararı aldı. Tabi bu yatırımda her fırsatta eleştirdiğimiz Erdemir’in de katkısı çok büyük. Bu yatırımla Erdemir’in artıları da bir bakıma kendini göstermiş oluyor..
Ereğli OSB’nin dolu olduğu söyleniyordu. Fakat bildiğimiz kadarıyla COPA’ya 42 dönüm arsa tahsis edildi. Bunu nasıl başardınız?.
Elbirliği ile başardık, diyebiliriz. Evet Ereğli OSB’de boş alan yoktu. Fakat Kdz.Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık nezdinde İnşaat Mühendisi arkadaşım Mustafa Çevik, tabiri caizse yoktan var etti, bu alanı.. Ereğli OSB yönetimi, Kdz.Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu ve Zonguldak Valimiz Mustafa Tutulmaz’ın da büyük destekleri oldu. Ereğli OSB’de 42 dönümlük bir alan yarattık.
Peki bu konuda iş dünyasının temsilcisi konumundaki Ticaret ve Sanayi Odasından herhangi bir yardım aldınız mı?
Hayır almadım. Zaten istemedim de.. Onlarda teklif etmedi. Biliyorsunuz zaten TSO, Ereğli OSB’nin yönetiminde yok. Bunun detaylarına girmek istemiyorum. Ben bu yatırımı herhangi bir koltuk merakımdan yada bir siyasi beklenti içinde olduğumdan yapmadım. Yalnızca Ereğli sevdalısı olduğum için yaptım. İş dünyasındaki ticari birikimimi ve ilişkilerimi Ereğli’yi geliştirmek için harcıyorum. ‘Ereğli sevdalısıyım’ diyen herkesin böyle düşünmesi ve hareket etmesi gerekiyor. Mevcut TSO Başkanı koltuğunu siyasete atılmak için basamak olarak kullanmak istiyor. Bütün enerjisini de bu yönde harcıyor. Ama bu tutum yanlış. Öncelikle koltuğun hakkını vermek gerekiyor. Ereğli’de istihdama yönelik projeler üretmek gerekiyor. Ama maalesef Ereğli’de üretilmediği gibi var olan da tüketiliyor.
Peki yatırımlar kaç kişiye istihdam sağlayacak?
Uzun vadede 350 kişiye diyebiliriz. İlk etapta 10’ar dönümlük kapalı alanlar yaratılacak. Bu alanlarda toplam 100 kişi istihdam edilecek. Bu istihdam bölge halkından yapılacak. Özelikle civar köylerden işçi alımları olacak. Bu vazgeçilmez kuralımız. Saolsun dostlarım da bu konuda çok hassas davranıyorlar. Bu arada Erdemir’in işçi alımı konusunu sevinçle karşılıyorum. Fakat bu pandemi sürecinde gördüğümüz işçi kuyruğu beni fazlasıyla üzdü. Yıllardır bir tersane meselesi tutturuldu gidiyor. Ama kimse yeni alternatiflere bakmıyor. Bu yatırımlar gibi Ereğli’ye 10 adet Erdemir yan sanayisi kurulsa zaten genç istihdamı sorunumuz kalmayacak. Bu röportajdan sonra bile eminim egosuna yenilen insanlar bizi eleştirecekler. Ancak doğruları söylemenin de bir bedeli oluyor.
Ereğli TSO seçimlerine adaylığınız konuşuluyor. Böyle bir düşünceniz var mı?
Bazılarına inanması zor gelecek biliyorum. Ama kesin ve net bir dille söylüyorum. Böyle bir düşüncem yok. Röportajımızın başında da belirttiğim gibi ben Ereğli Sevdalısı olarak şehrimin gelişmesi için uğraşıyorum. Amacım bundan siyasi rant elde etmek değil.
Ereğli Belediyesi-Erdemir ilişkileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
2008 yılında Memleket Gazetesinde yaptığım bir röportajda şunu söylemiştim. ‘Erdemir çınar ağacı gibidir. Gölgesi yeter’ hala bu görüşü savunuyorum. Fakat gücünü büyüklüğünü kötü kullanmamalı. Hiçkimse ve hiçbir kurumun zararı üzerinden kar veya menfaat sağlamamalı. Ve kötü niyetli insanların bu durumdan menfaat sağlamasına izin verilmemeli. Erdemir hatalarını telafi etmeli, belediyemizde metanetli olmalı, uzlaşıcı olmalı. Dün Ereğli Geleceğini Konuşuyor platformuna zorla gelenler, bugün menfaatleri doğrultusunda Erdemir’e kötü sözler söylememeli. Herkes yönettiği kurumlardan önce vicdanlarını doğru yönetmeyi becerebilmeli. Bunu sadece belediyemiz ve Erdemirimiz için söylemiyorum. Daha çok diğer kurumlar için söylüyorum. Belediye ve Erdemir arasında laf taşımamalı. Metanetli, vicdanlı, adaletli ve en önemlisi de dürüst davranmalı. Şahsi çıkarları uğruna kaos yaratmaya çalışmamalı.
Ereğli’de istihdamın öneminden bahsediyoruz. Peki geçtiğimiz ayın gündem konularından biri olan Kıyıcak mevkinde faaliyet gösteren cüruf tesisi hakkında görüşleriniz nedir?
İstihdam açısından bakarsak, burada 35 Ereğli çocuğu çalışıyor. Benim için önemli olan bu. Eksikler varsa, tabiki giderilmeli ama Türkiye’nin birçok yerinde demir-çelik sektörü söz konusu olduğunda cüruf tesisi olmak zorunda. Bunun örnekleri çok fazla. Medyanın bu konuyu köpürttüğünü düşünüyorum. Gerekli önlemler alındığında cüruf tesislerinin çevreye bir zararı söz konusu değil. Daha dün Tersaneler bölgesine gemi söküm tesisi’ gelsin şeklinde gazetelere boy boy demeç verenler. Şimdi curüf tesisine doğayı kirletiyor diye karşı çıkıyorlar. Ama bunun demir çelik için olmazsa olmaz olduğunu bilmiyorlar. Bence bu konu tekrar gözden geçirilmeli.
Geçtiğimiz seçimlerde İYİ Parti Zonguldak Milletvekili adayı olmuştunuz ve partiniz bölgede hatırı sayılır bir oy almıştı. Siyasete devam etmeyi düşünüyor musunuz?..
Devam etmek derken?.. Ben zaten siyaseti hiç bırakmadım ki.. Ankara’daki üst düzey temaslarım çok daha güçlü şekilde devam ediyor. İYİ Parti gönüllüsü olarak yoluma devam ediyorum. Gördüğünüz gibi, bunun için herhangi bir koltuğa ihtiyacım yok. Partim bana ne görev verirse, vatan ve millet sevdam adına seve seve kabul ederim. Ülkemizin içine düştüğü durum belli. Bunun kurtuluş yolunun İYİ Parti’den geçtiğine inanıyorum. Ama benim şimdiki önceliğim, yaşadığım yere faydalı olabilmek. Yaşadığım yere borcumu ödeyebilmek. Bir zümre varki, şehirden hep alacaklı olduğunu varsayıyor. Ama Unutulmamalıdır ki, hepimizin bu şehre borcu var. Onun bilinci ile hareket etmeli ve laik olmaya çalışmalı. Herhangi bir aksilik olmazsa, yakın zamanda ilk adımları atmış olacağız.
Başka söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Şimdilik söylemek istediğim fakat özel nedenler dolayısıyla söyleyemediğim çok şey var. Ama zamanı gelince hepsini kamuoyu ile paylaşacağım. Sayın belediye başkanımızın da dediği gibi ‘Ereğli’de çok iyi şeyler olacak’ ve buna hepimiz şahit olacağız. Bu vesile ile bölge halkımızın mübarek Ramazan ayını tebrik ederim.