Osmaniye’de doğan ve işçi bir ailenin çocuğu olan Umut Partisi Genel Başkanı Abdülkadir Bozkurt, 1996 yılında Türk Silahlı Kuvvetlerinde çalışmaya başladı. 2017 yılına kadar Türkiye’ni birçok ilinde çalışan Bozkurt, 2018 yılında emekliye ayrıldı.
“Umut Partisi mağdur ve mazlumların yanında olacak”
Emeklilikte Yaşa Takılan (EYT)’lilerin sesi olmak için yola çıktıklarını belirten Bozkurt, “Başta EYT’lilerin sesi olmak için, son 2 yıldır siyasi çalışmalara başladım. Arkadaşlarımızla yaptığımız toplantılar sonucunda 14 Nisan 2020 tarihinde vefakar yol arkadaşlarımla Umut Partisi’ni kurduk. Tüm mazlumlarım sesi olmak için bu yola çıktık. Yani, ülkede tabii ki 6 milyon EYT’li varken öncelikli onların sorunlarını çözüp, Türkiye gündeminden düşürmek. Ama Umut Partisi her zaman mağdur ve mazlumların yanında olacaktır” dedi.
“Umut Partisi bir ideoloji partisi değil”
Tüm kutuplaşmalara karşı olduklarını ve ideoloji partisi olmadıklarını ifade eden Bozkurt, “Öncelikle şunu söyleyeyim: Umut Partisi bir ideoloji partisi değil. Umut Partisi, tüm kutuplaştırmalara karşı her zaman bir engel olarak devam edecek. Çünkü, biz yıllardır ülkemizdeki kutuplaştırmalara şahit oluyoruz ve millet olarak bu kutuplaştırmalar bize zarar veriyor. Bunların farkına varmamız lazım. Çünkü, başka yaşayacağımız bir ülkemiz yok. Türkiye’den başka gideceğimiz bir yer de yok. İnsanlar birbirlerini sevmesi gerekirken, gördüğünüz gibi her alanda birbirimizi kutuplaştırıyoruz”.
“En önemli şey: adalet, üretim ve ağır sanayi”
Ülkede EYT’lilerin yanı sıra milyonlarca vatandaşın farklı sorunları olduğuna dikkat çeken Bozkurt, “Emeklilikte Yaşa Takılanlarla yola çıktıktan sonra birçok sorunun da olduğunu gördük. Öncelikle şunu söyleyeyim: gençlerin gelecekle ilgili kaygılı olduğunu gördük. İnsanların emekli olduktan sonra hayatlarını rahat sürdüremediklerini gördük. İşçilerin ve memurların çalışırken özlük haklarında sıkıntılar olduğunu gördük. Çiftçinin üretmediğinden dolayı kaygılı olduğunu gördük. Parti olarak bugün sağlamamız gereken en önemli şey; adalet, üretim, ağır sanayi. Bakın bu çok önemli. Ülkemizde bugün her şey ithal eder haline geldik. Neden üretmiyoruz? Bugün illerdeki belediye başkanları tarım yapsalar, tarım alanları açsalar, halkımızın kendi ihtiyacını karşılayacak kadar meyve ve sebzeyi üretseler. Her türlü hayvancılık çalışmalarını yapsalar.” şeklinde konuştu.
“Umut Partisi hak arayış mücadelesinin vücut bulmuş hali”
Türkiye’de üretimle ilgili önemli sorunların yaşandığını da sözlerine ekleyen Bozkurt, “Bir de şöyle bir durum var: üretim yapana komünist damgası vuruluyor. ‘Üreten ülkeler, komünist ülkelerdir’ öyle bir şey yok. Kim çıkarmış bunu. O zaman benim köylü Mehmet amcam buğdayı ekip, biçiyor ve tarladan alıp, satıyor. Şimdi komünist mi oldu? Biz; köylümüze, emekçimize, çalışanımıza ve herkese umut olmak için bu yola çıktık. Ve tekrar söylüyorum: biz ideoloji partisi değiliz. Biz başta EYT’lilerin sesi olmak için, tüm mazlumlar için bu yola çıktık. Zaten Umut Partisi, hak arayış mücadelesinin siyasette vücut bulmuş halidir” dedi.
“Umut Partisi kaygıların hepsini ortadan kaldıracak”
Umut Partisi’nin kuruluşundan bu zaman kadar birçok il gezerek çalışmalarını hızlandırdıklarını belirten Bozkurt, “Edirne’den Kars’a kadar yaklaşık 2 aydır Anadolu’dayız ve çalışmalarımız devam ediyor. Halkımızın gelecekle ilgili çok büyük kaygıları var. Biz bunları sahada dinliyoruz. Zaten ben ileriki dönemde de halkımızın yanında olacağım. Zaten bizim öncelikle halk olmamız lazım. Bizim gençlerimizle ilgili kaygılarını ortadan kaldırmamız lazım. Bugün gençlerimizin hepsi yurt dışında yaşamak istiyor, neden? O kadar güzel ülkemiz var ki neden bu ülkemizi cennet haline getirmiyoruz. Neden insanları kendilerini güvende hissedebileceği bir ortam oluşturmak için çaba sarf etmiyoruz? İnsanların kaygıları çok fazla Umut Partisi bu kaygıların hepsini ortadan kaldıracak” diye konuştu.
“Dünya bizden satın alsın”
Türkiye’nin ağır sanayi üretiminde önemli hamlelerde bulunacaklarını ve ihracatı arttıracaklarını kaydeden Bozkurt, “Öncelikle üretim. Ağır sanayi hamleleri tek tek gelecek. Biz, mühendislerimizi yurt dışına birer kıvılcım olarak göndereceğiz, ateş topu olarak alacağız ve onların oralarda görmüş olduğu her şeyi devlet olarak ve destekleyerek fabrikalarımızda üreteceğiz. Toplama değil, en küçük vidasına kadar kendimiz üreteceğiz. Dünya bizden satın alsın. İkincisi sağlık, tabii hükümetimiz sağlıkta güzel işler yaptı. Bunu kabul etmemiz lazım. Eskiden insanlar istedikleri gibi muayene olamıyordu, ilaçlarını alamıyordu. Şuanda bunları çok rahat yapabiliyorlar. Güzel ama insanlar hastanede muayene olduktan sonra eczaneye geldiğinde ilaç katkı payı, hastane ücreti ödemesin. Kaldıracağız biz bunu. Çünkü, tüm milletimizin menfaatine. Bizim ülke olarak bunlara ihtiyacımız yok” dedi.
“Yerli ve milli bir eğitim sistemine lazım bize”
Son 20 yıldır eğitim sisteminin devamlı değiştiğini ve bu sorunu tamamen çözeceklerini belirten Bozkurt, “En önemli şey eğitim. 20 yıldır eğitim sistemine bakın. Her yıl bir değişiklik söz konusu. Bir türlü rayına oturtamadık. Hep bir kararsızlık var. Yerli ve milli bir eğitim sistemi lazım bize. Önce ahlak ve maneviyat çok önemli. Biz, çocuklarımıza anaokulu dönemlerinde ailenin vermeye çalışıp da eksik kaldığı bütün kuralların hepsini öğreteceğiz. Gençlerimizin işsiz kalmaması için elimizden geleni yapacağız. Üniversitedeki bölümlerin birçoğu işsizliği tetikliyor. Biz bunların hepsini kapatacağız. Lazım olan bölümlerin kontenjan sayılarını arttıracağız. Gençlerimizi yurt dışına yollayacağız. Oradaki teknolojiyi alıp, buraya getirsinler. Vatanını en çok seven, vatanına en çok hizmet eden değil mi? Hizmet etsinler. Bugün anne ve babaların çocuklarıyla ilgili duydukları kaygı varsa Umut Partisi bunları ortadan kaldıracak. Abdülkadir Bozkurt olarak ben buradan söz veriyorum” dedi.